TÜRK CİHAN HAKİMİYETİ

 

Türk Cihan Hakimiyeti Fikri, Türk devlet geleneğinin bir özelliği olarak mevcut Türk devletinin dünyadaki diğer devlet ve milletleri hakimiyeti altına alarak yönetmesi fikridir. Sözlü edebiyattan sonra ilk defa Oğuzname ile yazılı kaynaklara geçmiştir. Oğuz Destanı ve Göktürk Kitabeleri'nde de değinilen Kut geleneği gereği Türk Kağanının sadece Türklerin değil tüm dünyanın Kağanı olduğuna inanılır ve fetihler bu esasa uygun olarak yapılırdı. Tanrı'nın cihan hakimiyetini Türklere emanet ettiğine inanırlardı. Hun, Göktürk ve Selçuk devlet geleneğinde çok etkin bir motif olarak görülür. Oğuzhan'a göre gök devletin çadırı güneş ise bayrağıdır. Bu fikir, Türklerin yalnızca devlet idare etme düşüncelerini değil, Türk dininin çok eski prensiplerini de içinde bulunduruyordu. Büyük Hun Devleti'nden Osmanlı'ya kadar bunun sayısız örnekleri mevcuttur.

Destan ve efsanelere göre

Oğuz Kağan: Ey Oğullarım! Çok savaştım, çok yaşlandım. Gök-Tanrı'ya borcumu ödedim.(Oğuz Kağan-Mete Han-müslüman olup Hazret-i İbrahim (a.s.)'nin hiç bozulmamış olan Hak Dini'nde idi.)

Türk fetihlerini destansı bir şekilde anlatan Oğuzname'ye göre ilk cihan hakimiyeti Oğuz Kağan tarafından kurulmuştur. Babası ile taht mücadelesine girişerek saltanata geçen Oğuz Kağan'ın ilk işi de bütün kavimlere elçiler göndererek "Ben artık bütün dünyanın Kağanıyım" demek olur.

Kaynaklar:

Prof. Dr. Osman Turan, Türk Cihan Hakimiyeti Mefkûresi Tarihi

Prof. Dr. Bahaeddin Ögel, Türk Mitolojisi

 

KELİME OTAĞINA DÖN